Telefon uygulamalarınızın verilerinizle ne yaptığını görün. Cevap sizi şok edecek!
Siber güvenlik uzmanı Nord VPN tarafından yürütülen küresel bir araştırma, mobil telefonlara yüklenen uygulamaların çoğunun sistemin çalışması için gerekenden daha fazla veriye erişim talep ettiğini ortaya koydu.
Brezilyalılar için en şaşırtıcı şey ise, Hong Kong, Tayvan, Singapur ve Japonya ile birlikte Brezilya'nın gereksiz ehliyetin en fazla olduğu ülkeler arasında yer alması. Çalışma 18 ülkede gerçekleştirildi. Daha fazla bilgiyi aşağıda bulabilirsiniz.
Gereksiz yetkilendirmeler
Çalışmaya göre uygulamaların 42%'si yetkilendirme gerektirir gerekli olanların dışında, 37% akıllı telefonlarda konum, 35% kamera, 22% fotoğraf albümü ve 16% mikrofona erişmek istiyorum. Çalışmada kontrol edilen en popüler beş uygulama Android'de 1.808 izin talep etti ve bunların 433'ü gereksizdi.
Apple telefonda ise uygulama 421 aktivite için izin gerektirirken, 73 aktivite için izin gerekmiyor.
Daha fazla veri toplayan uygulamalar
2021 yılında yapılan bir araştırmaya göre, kişiselleştirilmiş reklamlar göstermek için üçüncü taraflarla en fazla kullanıcı verisini paylaşan popüler uygulamaların başında Instagram ve Facebook geliyor. Bulut depolama şirketi pCloud'un araştırması, Apple'ın App Store gizlilik etiketlerine dayanıyor. Bu, iOS 14'te kullanım koşullarını kabul ettiğinizde sizi hizmetin gizlilik uygulamaları hakkında bilgilendiren bir özelliktir. Bu iPhone aracı ayrıca uygulamaların bu kişisel bilgileri nasıl kullandığını da gösterir.
pCloud'un analizi, App Store'da bulunan uygulamaların 52%'sinin şirketler ve reklam verenlerle paylaşmak üzere kişisel veri topladığını ortaya koydu. Bunlar arasında Instagram, 79% veriyi paylaşarak "şampiyon" oldu. Ardından 53%'lik bir bulaşma hızıyla Facebook geliyor, ardından 50%'lik bulaşma hızıyla LinkedIn ve merhum Uber Eats geliyor. Toplanan temel bilgiler satın alımlar, konum ve tarama geçmişiyle ilgilidir. Ancak tanımlayıcılar ve uygulama kullanım verileri de paylaşılıyor. pCloud'un araştırması, belirli bir platformu kullandığınızda kişisel bilgilerinize ne olduğunu bulmak için yalnızca App Store Gizlilik Etiketi'nin "Üçüncü Taraf Reklamcılığı" ve "Geliştiricilere Reklam veya Pazarlama" bölümlerine baktı.
Uygulamalar bunu neden yapıyor?
Aslında uygulamalar şunları yapabilir: veri toplamak hizmetlerini iyileştirmek için. Ancak bu bilgiler, etkinliğinize göre size kişiselleştirilmiş reklamlar göstermek amacıyla diğer şirketlere de satılabilir. Örneğin Instagram'da arama yapıldığında, kişisel ilgi alanlarıyla ilgili ürünlerin reklamları sıklıkla karşımıza çıkıyor.
Platformların ayrıca bu verileri satmama ve kendi çıkarları doğrultusunda “iç pazarlama”da kullanma seçeneği de var. Bu, reklamların mümkün olan en uygun zamanda yayınlanmasını sağlamak için kullanıcı etkinliğini izleyen bir yayın uygulaması örneğidir. Kişisel verilerin başka şirketlerle paylaşılması konusunda ise sıralamanın başında Mark Zuckerberg'in şirketine ait iki uygulama yer alıyor: Instagram ve Facebook.
Diğer dikkat çeken uygulamalar arasında YouTube, Duolingo ve eBay yer alıyor. Bu uygulamalar sırasıyla reklam verenlerle bilgilerin % ve %'sini paylaşıyor. Ayrıca gizlilik skandalı nedeniyle yoğun eleştirilere maruz kalan TikTok, 36%'lik kullanıcı bilgisi aktarım hızıyla listenin 12. sırasında yer alıyor. Çin platformu konum verilerini, iletişim bilgilerini, tarama geçmişini, tanımlayıcıları ve kullanım verilerini topluyor.
Kendi reklamınız
Çalışmaya göre incelenen uygulamaların 80%'si kendi ürünlerini pazarlamak için veriyi kullanıyor. Bu uygulama kendi reklamınızı oluşturmak, kişiselleştirilmiş promosyonlar sunmak veya tahsilat kuruluşlarına bilgi iletmek için kullanılabilir.
Instagram ve Facebook da bu sıralamada başı çekerek, 86% kullanıcı verisini kendi çıkarları için kullanıyor. Uber, Uber Eats, LinkedIn, Twitter, YouTube ve eBay, bilgilerin 50%'sini üçüncü taraflar adına ilgili reklamları sunmak için kullanır. Amazon, 36% kullanıcı verisi toplayarak listede yalnızca 22. sırada yer alıyor.
Ayrıca pCloud, hangi uygulamaların kendi çıkarları için daha az kullanıcı verisi paylaştığını veya bilgileri üçüncü taraflara sattığını da ölçüyor. Daha az müdahaleci uygulamalar arasında Signal, Clubhouse, Netflix, Microsoft Teams ve Google Classroom yer alıyor. Telegram, Skype ve Zoom da listede yer alıyor.
Bu uygulamaların, hataları teşhis etmek gibi platformu iyileştirmek için kullanıcı verilerini toplamaya devam ettiğini, ancak listelerdeki en üst sıralardaki hizmetlerden daha az bilgi ilettiğini hatırlatmakta fayda var.
